Pazartesi, Ekim 31, 2016

Risk Yönetimi ve Kontrol Genel Müdürlüğünün 27.10.2016 tarihli ve 19717173 sayılı yazısı (6736 sayılı Kanun kapsamında Yeniden yapılandırmada tereddüt edilen hususların çözümlenmesi)


T.C.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI
Risk Yönetimi ve Kontrol Genel Müdürlüğü
Sayı : 80572740-010.05
Konu : 6736 Sayılı Kanun
27.10.2016 / 19717173
DAĞITIM YERLERİNE
6736 sayılı Bazı Amme Alacaklarının Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun ile 25/08/2016 tarihli ve 29812 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6736 sayılı Kanun Kapsamında Gümrük Alacaklarının Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Tebliğ'in uygulanması ile ilgili olarak gümrük idarelerinde bir takım tereddütlerin bulunduğu anlaşılmıştır.
Söz konusu tereddütler ile ilgili olarak aşağıda belirtilen şekilde işlem yapılacaktır:
1) Kanunun yayım tarihi olan 19.08.2016 tarihinden (bu tarih dahil) önce gümrük müdürlüklerince karar alma süreci tamamlanmış ancak henüz tebligat süreci bitmemiş kararların yapılandırma kapsamına girip girmediği sorulmaktadır.
6736 sayılı Kanunun 3'üncü maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde yer alan "Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla gümrük vergilerine ilişkin gümrük yükümlülüğü doğmuş ve idari itiraz süresi geçmemiş veya idari itiraz mercilerine intikal etmiş bulunan tahakkuklar hakkında da bu fıkra hükmü uygulanır" hükmü ve yine aynı maddenin yedinci fıkrasında yer alan "Bu maddeye göre ödenecek alacakların tespitinde esas alınacak olan en son karar, tarhiyata/tahakkuka ilişkin verilen ve bu Kanunun yayımlandığı tarihten (bu tarih dâhil) önce taraflardan birine tebliğ edilmiş olan karardır." hükmü ile Gümrük Kanununun 242'nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Yükümlüler kendilerine tebliğ edilen gümrük vergileri, cezalar ve idari kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde bir üst makama, üst makam yoksa aynı makama verecekleri bir dilekçe ile itiraz edebilir." hükmü bir arada değerlendirildiğinde, Kanunun yayım tarihi olan 19.08.2016 tarihinden sonra yapılacak tebligatlara konu alacakların mezkur Yapılandırma Kanunu kapsamına girmediği görülmekle beraber, Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde yer alan hüküm doğrultusunda 19/08/2016 tarihinden önce (bu tarih dâhil) gümrük idaresince karar alma süreci tamamlanmış tahakkukların, gümrük yükümlülüğünün doğmuş olması ve bu tahakkuklara karşı itiraz süresinin geçmemiş bulunması nedeniyle, 6736 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılması mümkün bulunmaktadır.
2) İnceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemlere konu gümrük alacaklarının 6736 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılıp yapılandırılamayacağı sorulmaktadır.
6736 sayılı Kanunun "İnceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemler" başlıklı 4'üncü maddesi sadece Maliye Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen vergi incelemelerine konu alacakları kapsamakta olup, Bakanlığımızca takip edilen alacaklar bu kapsama girmemektedir. Diğer taraftan, söz konusu maddenin yedinci fıkrasında yer alan "(7) Bu Kanunun 3 üncü maddesi ile bu madde hükmünden yararlananlar, ayrıca 213 sayılı Kanunun uzlaşma, tarhiyat öncesi uzlaşma ve vergi cezalarında indirim, 4458 sayılı Kanunun uzlaşma ve 5326 sayılı Kanunun peşin ödeme indirimi hükümlerinden yararlanamazlar." hükmü uyarınca, Kanunun 3'üncü maddesi kapsamında yapılandırılan alacaklar, 4458 sayılı Kanunun uzlaşmaya dair hükümlerinden yararlandırılmayacaklardır.
3) 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümleri uyarınca verilen idari para cezalarının Yapılandırma Kanunu kapsamına girip girmediği sorulmaktadır.
6736 sayılı Kanunun “Kapsam ve tanımlar” başlıklı 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde, “30/6/2016 tarihinden (bu tarih dâhil) önce 27/10/1999 tarihli ve 4458 saydı Gümrük Kanunu ve ilgili diğer kanunlar kapsamında gümrük yükümlülüğü doğan ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığına bağlı tahsil daireleri tarafından 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre takip edilen gümrük vergileri, idari para cezaları, faizler, gecikme faizleri, gecikme zammı alacakları...hakkında uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu nedenle, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümleri uyarınca verilen idari para cezaları anılan Kanun kapsamında bulunmamaktadır.
4) Gümrük mevzuatı uyarınca verilen vergi aslına bağlı olmayan idari para cezalarının kendiliğinden beyana konu olup olmayacağı sorulmaktadır.
6736 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasının (c) bendinde, "Bu Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak bu Kanunun yayımlandığı tarihi izleyen ikinci ayın sonuna kadar;...4458 sayılı Kanuna ve ilgili diğer kanunlara göre tahakkuku ve tahsili gerektiği hâlde yükümlü tarafından beyan edilmeyen aykırılıkların, ilgili gümrük idaresine bildirilmesi durumunda, gümrük vergilerinin tamamı ile hesaplanacak faiz yerine bu Kanunun yayımlandığı tarihe kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın; bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla faizlerin ve idari para cezalarının tamamının tahsilinden vazgeçilir." hükmüne yer verilerek, yükümlülerin pişmanlık beyanında bulunmaları desteklenmiştir.
Ancak söz konusu düzenleme, vergi kaybına sebep usulsüzlüklere ilişkindir ve vergi kaybını gidermeye yöneliktir. Dolayısıyla, ilgili usulsüzlüğün herhangi bir vergi kaybına sebep olmadığı hallerde anılan hüküm uygulanamayacağından, vergi aslına bağlı olmaksızın kesilen idari para cezalarının kendiliğinden beyan kapsamında yapılandırılması mümkün bulunmamaktadır.
5) 6736 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin 9 uncu fıkrası (c) bendi uyarınca yapılacak kendiliğinden beyanlarda, gümrük idarelerince izlenecek usul ve ödeme olmaması durumunda yapılacak işlemler sorulmaktadır.
6736 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin 9 uncu fıkrası uyarınca yükümlülerin, süresi içinde kendiliğinden beyan kapsamında yaptığı başvurulara ilişkin olarak, kendilerince sunulan bilgi ve belgeler doğrultusunda 31.10.2016 tarihi itibariyle (bu tarih dahil) ek tahakkuk karan Tahsilat Takip Programı üzerinde düzenlenerek karar alma sürecinin tamamlanması gerekmektedir. Tahsilinden vazgeçilen vergi aslına bağlı idari para cezası ile ilgili olarak ceza karan düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır. Yükümlülerce, Kanun kapsamında kendiliğinden beyan edilen vergilerin Kanunda öngörülen süre ve şekilde tamamen ödenmemesi hâlinde, söz konusu madde ihlal edilmiş sayılacak ve Gümrük Kanunu ve 6183 sayılı Kanun hükümleri doğrultusunda işlem tesis edilecektir.
6) 6736 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasının (c) bendi uyarınca kendiliğinden yapılacak beyanlarda, Gümrük Kanununun 234 üncü maddesi üçüncü fıkrası uyarınca gümrük idaresince yapılan bir tespit olup olmadığının değerlendirmeye alınıp alınmayacağı sorulmaktadır.
6736 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasının (c) bendinde "gümrük idaresinin tespitinden önce" şeklinde bir önşart zikredilmemiş olmasına rağmen, Gümrük Kanunu'nun 234 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının genel hüküm olması sebebiyle, söz konusu Kanun kapsamında yükümlüler tarafından yapılacak kendiliğinden beyanlarda daha önce gümrük idaresince aynı konuda tespit olup olmadığı hususu Gümrükler Genel Müdürlüğünün 22.09.2014 tarihli, 2888552 sayılı Dağıtımlı Yazısı çerçevesinde araştırılacaktır.
7) İdari itiraz süresi geçmemiş, idari itiraz mercilerine intikal etmiş ya da dava açma süresi henüz geçmemiş bulunan idari para cezalan hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı sorulmaktadır.
6736 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının ilk cümlesinde her ne kadar “dava açılmış olması hâlinde” ibaresi kullanılmışsa da, anılan fıkranın (b) ve (d) bentlerinde yer verilen “bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen safhada olanlarda...” ibaresi, aynı maddenin birinci fıkrasında sayılan “dava açma süresi geçmemiş” tahakkukların da madde kapsamında bulunduğuna işaret etmektedir.
Nitekim 23/08/2016 tarihli ve 29810 sayılı Mükerrer Resmi Gazetede Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına ilişkin 6736 sayılı Kanun Genel Tebliğinin “III- KESİNLEŞMEMİŞ VEYA DAVA SAFHASINDA BULUNAN AMME ALACAKLARINA İLİŞKİN HÜKÜMLER” başlığının “B- ALACAK TUTARININ TESPİTİ” alt başlığının “3- Kanunun Yayımlandığı Tarih İtibarıyla Sadece Vergi Cezalarına Karşı Açılan Davalar” başlıklı alt bölümünde;
“b) Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendi hükmüne göre, ihtilaf konusunun sadece vergi aslına bağlı olmayan ceza olması hâlinde Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla;
- Vergi mahkemeleri nezdinde dava açılmış veya dava açma süresi geçmemiş olan cezaların %25’inin,
- Verilmiş en son kararın terkin kararı olması hâlinde cezaların %10’unun,
- Verilmiş en son kararın tasdik veya tadilen tasdik kararı olması hâlinde tasdik edilen ceza tutarının %50’sinin, terkin edilen ceza tutarının %10’unun
bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla kalan cezaların tahsilinden vazgeçilecektir.
Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (c) bendi hükmüne göre, sadece vergi aslına bağlı olmayan cezalara yönelik açılmış davalarda üst yargı mercilerince Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla verilmiş bulunan en son kararın;
- Bozma kararı olması hâlinde cezanın %25’i,
- kısmen onama kısmen bozma karan olması hâlinde, onanan kısmın tasdik veya tadilen tasdike ilişkin karar olması hâlinde tasdik edilen cezanın %50’si, terkin edilen kısmın %10’u, bozulan kısmın %25’i, esas alınarak Kanun hükmünden yararlanılacaktır.” yolunda düzenlemeye yer verilmiştir.
Gümrük Kanununda yer verilen itiraz müessesesinin farklılığı nedeniyle, 6736 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde, “Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla gümrük vergilerine ilişkin gümrük yükümlülüğü doğmuş ve idari itiraz süresi geçmemiş veya idari itiraz mercilerine intikal etmiş bulunan tahakkuklar hakkında da bu fıkra hükmü uygulanır." yolunda hükme yer verilmiş olması nedeniyle, 19/08/2016 tarihi itiban ile idari itiraz süresi geçmemiş veya idari itiraz mercilerine intikal etmiş, dava açılmış ya da dava açma süresi henüz geçmemiş bulunan idari para cezalan hakkında, 6736 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (a), (b), (c) ve (d) bentleri uygulanabilecektir.
8) 19.08.2016 tarihinden (bu tarih dahil) önce Gümrük Kanununun 244 üncü maddesi uyarınca uzlaşma sağlanmış olan alacakların yapılandırma kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği sorulmaktadır.
19.08.2016 tarihinden önce uzlaşma sağlanmış olan alacaklar kesinleşmiş alacaklar olup bu kapsamda bahse konu alacakların 6736 sayılı Kanunun kesinleşmiş alacaklara ilişkin hükümlerinden faydalanması mümkün bulunmaktadır.
9) 30/06/2016 tarihinden (bu tarih dâhil) önce 4458 sayılı Gümrük Kanunu ve ilgili diğer kanunlar kapsamında gümrük yükümlülüğü doğan ve 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edilen 19/08/2016 tarihinden önce üzerinde uzlaşılan, ancak 1 aylık ödeme süresi içerisinde ödenmeyen alacakların ya da taksitlendirilmiş alacakların ödenmeyen kısmının yeniden yapılandırılması yönündeki firma taleplerinin 6736 sayılı Kanunun 2 nci maddesi kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği sorulmaktadır.
8 inci maddede de belirtildiği üzere uzlaşılan alacaklar kesinleşmiş alacaklar olup söz konusu Kanunun ilgili maddelerinden faydalanabilirler.

10) Yükümlünün yapılandırma talep edilen alacak tutarının ilk kararda belirtilen tutar olduğu, düzeltilen ve henüz yükümlüsüne bildirilmemiş olan uzlaşma konusu tutarlar ile ilgili olarak ne yapılacağı sorulmaktadır.
Uzlaşma sonucu düzeltme gerektiren hallerde kararı iptal etmek yerine, orijinal karar sayı ve tarihi kullanılarak yükümlüye bildirimde bulunulmak ve karar düzenlenmesi suretiyle tebligat tarihlerinden kaynaklanan sorunun aşılması gerekmektedir.
11) Yapılandırma Kanunundan yararlanmak için Gümrük Kanunu uyarınca verilen mülkiyetin kamuya geçirilmesi kararına karşı açılan davadan vazgeçilmesine gerek olup olmadığı sorulmaktadır.
Gümrük Kanunu’nun 235/1-c maddesi kapsamında alınan para cezası kararının yasa kapsamında yapılandırılmasında, aynı eşyaya ilişkin 235/4'üncü madde kapsamında alman Mülkiyetin Kamuya Geçirilmesine İlişkin Karara karşı açılan davadan, para cezasına ilişkin açılan bir dava olmaması, ayri hukuki işlemler olması ve 6736 sayılı Kanunda mülkiyetin kamuya geçirilmesi ile ilgili düzenleme bulunmaması sebebiyle feragat edilmesi gerekmemektedir.
12) 6736 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca yapılacak resen terkin işlemlerinde uygulanacak usul sorulmaktadır.
6736 sayılı Kanunun 11'inci maddesi üçüncü fıkrası gereğince 50 TL.'nin altında bulunan vergi alacağı için terkin kararı alınması ve ortada vergi aslı kalmadığından buna bağlı para cezasınında terkin edilmesi ve bu işlemlerin idarelerce resen yapılması gerekmektedir.
13) 30.06.2016 tarihinden önce gümrük yükümlülüğü doğmuş olan ve beyanname tescil tarihinde geçici önlem nedeniyle ilave gümrük vergileri teminata bağlanarak işlemleri ikmal edilen ancak bu güne kadar vergileri kati olarak tahsili yapılmayan ithalat beyannamelerinden kaynaklanan vergilerin katiye çevrilerek yapılandırma kanunundan yararlanıp yararlandırılmayacağı sorulmaktadır.
Geçici önlem nedeniyle ilave gümrük vergileri teminata bağlanarak işlemleri ikmal edilen eşyadan kaynaklanan vergilerin katiye çevrilmesi durumunda, vadesi geldiği halde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bir alacaktan söz edilemeyeceğinden, konu edilen husus mezkur Kanun kapsamına girmemektedir.
14) Gümrük Kanunu'nun mülga 238’nci madde uyanrıca ve söz konusu maddenin halihazırda yürürlükte bulunan hükmü uyarınca, dâhilde işleme rejimi kapsamı ithal eşyasının, işleme faaliyetindeki hali veya işlem görmüş ürün hali de dahil olmak üzere rejim çerçevesinde izin verilen yerlerde tespiti halinde gümrük vergilerinin iki katı tutarında düzenlenen para cezalarının “gümrük vergileri alacağına bağlı idari para cezası” olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği sorulmaktadır.
21.11.2014 tarihli ve 2014/28 sayılı Genelge’de “İdari para cezasının tutarı belirlenirken, para cezasına dayanak bir vergi alacağı söz konusu ise, bu para cezası gümrük vergileri alacağına bağlı idari para cezasıdır. Vergi tutarının sadece idari para cezasının hesaplanmasında dikkate alındığı, ortada bir vergi alacağının söz konusu olmadığı para cezaları ile gümrüklenmiş değer üzerinden belirlenen para cezaları, gümrük vergileri alacağına bağlı olmayan idari para cezalarıdır.” denilmektedir. Buna göre, dâhilde işleme rejimi kapsamı ithal eşyasının, işleme faaliyetindeki hali veya işlem görmüş ürün hali de dahil olmak üzere rejim çerçevesinde izin verilen yerlerde tespiti halinde Gümrük Kanununun 238 inci maddesi kapsamında düzenlenen gümrük vergilerinin iki katı tutarındaki para cezası gümrük vergileri alacağına bağlı idari para cezasıdır.
Bilgi ve buna göre gereğini rica ederim.
Remzi AKÇİN 
Bakan a. 
Müsteşar Yardımcısı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder