Merhaba;
Bugün
itibariyle geçerli olmak üzere örneği ekte yer alan Resmi Gazetede,Gümrük
Yönetmeliğine ait bazı maddelerde değişiklik yapılmış olup bu bağlamda eşyanın
antrepoda devri ve satış usullerinin de düzenleme yapılmıştır.Bilindiği üzere
alıcısı belli olan ayrıca 4 ayı aşkın bir süredir 25 Ağustos tarihinden sonra
gümrük antrepolarına gelen alıcısı belli olmayan solvent/bazların yağların
satış ve devrine ithal edilecek olması durumunda izin verilmiyordu.Gümrük
Yönetmeliğine eklenen bir madde ile devir alan firmanın onaylanmış kişi statü
belgesi ve yetkilendirmiş yükümlü statüsüne sahip olmaları halinde bu uygulamadan
muaf tutulmuştur.Ayrıca aşağıda belirtilen şartları taşıması durumunda da satış
ve devir olsa bile diğer firmalarında ithalatına izin
verilmektedir.Yönetmeliğin diğer maddelerinde yapılan değişiklikler içinde
ayrıca bilgilendirme yapılacaktır.
MADDE
12 – Aynı
Yönetmeliğin 333 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(5)
Devralanın onaylanmış kişi veya yetkilendirilmiş yükümlü statüsüne sahip olması
ya da aşağıdaki koşulları taşıması ve ilgili Gümrük ve Ticaret Bölge
Müdürlüklerince yıllık kontroller sonucunda (b) ile (ç) bentlerindeki
koşulların sağlandığının tespit edilmesi halinde gümrük antrepolarında
depolanan solvent ve baz yağın satış suretiyle devrinde
birinci fıkranın ikinci cümlesi uygulanmaz:
a)
Devralan firmanın en az iki yıldır faaliyette bulunması.
b) Usulsüzlük ve vergi cezaları ile ilgili olarak;
1) Geriye dönük son bir yıl içinde işlem gören beyanname
sayısının % 2’sini aşan sayıda vergi kaybına neden olan gümrük mevzuatı ihlali
nedeniyle ceza uygulanmamış olması,
2) Geriye dönük son bir yıl içinde işlem gören beyanname
sayısının % 5’ini aşan sayıda gümrük mevzuatının ihlali nedeniyle usulsüzlük
cezası uygulanmamış olması.
c)
Gümrük ve vergi mevzuatları uyarınca haklarında ödenmemiş herhangi bir vergi,
ceza ve fer’i amme borcu bulunmaması.
ç) Yönetim Kurulu üyeleri, sermayesinin yüzde onundan fazlasına
sahip gerçek kişiler ile gümrük ve dış ticaret işlemlerinde temsil yetkisini
haiz çalışanlarının; devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu
düzenin işleyişine karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk,
zimmet, irtikâp, rüşvet, güveni kötüye kullanma, hırsızlık, dolandırıcılık,
sahtecilik, inancı kötüye kullanma, hileli iflas, yalan tanıklık, suç uydurma
ve iftira suçları ile ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat
karıştırma, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama suçlarından
mülga 1/3/1926tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 26/9/2004 tarihli
ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununa, vergi kaçakçılığı veya vergi kaçakçılığına teşebbüs
suçlarından 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununa, mülga 7/1/1932
tarihli ve 1918 sayılı Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanuna, mülga
10/7/2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa, 21/3/2007
tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa, 19/4/1990 tarihli ve
3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele
Kanununa, 20/2/1930 tarihli ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma
Hakkında Kanuna, 4/12/2003 tarihli ve 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununa,
11/10/2006 tarihli ve 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi
Hakkında Kanuna, 12/6/1933 tarihli ve 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin
Murakabesi Hakkında Kanuna, 3/6/1986 tarihli ve 3298 sayılı Uyuşturucu
Maddelerle ilgili Kanuna muhalefetten ceza veya mahkumiyet kararı bulunmaması.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder